28 Nisan 2013 Pazar

Julie Garwood - Lairds' Fiancées 1 - Gelin (Alıntı)



Dikkat okumayanlar için Spoiler içerebilir :)

Alıntı açısından tam bir şölen oldu diyebilirim.Özelliklede Jamie'nin "... sözüme güvenmelisin." ve "... bu konuda ne düşünüyorsun?" la biten cümleleri beni çok eğlendirdi.
Alıntıları okumadan YORUMU okumanızı öneririm :)

"Seninle evlenmektense cennetin soğuk bir gününe razıyım, asilzadem, gerçekten soğuk
bir gününe razıyım." dedi.
"Highlands bölgesinin kışın nasıl olduğunu tarif ettin şimdi, genç bayan. Ve benimle
evleneceksin."
"Asla."
Tamı tamına bir saat sonra Leydi Jamison, Alec Kincaid'le evlendi.


***


"Alec kıpırdamayınca Jamie ona dokundu, oysa Alec Jamie'nin elini alnında hissetmekten  haz almıştı. Bu kibarca hizmet Alec'i şaşırtmış olsa da Jamie'nin ona bir kez daha  dokunmasını arzu ediyordu. Ilımlı bir ses tonuyla "Bunu neden yaptın?" diye sordu.
Jamie "Saçın çok uzun," yanıtını verdi, ona gerçeği söylemeye cesaret edemiyordu.
"Değil."
"Onu kesmek zorunda kalacaksın."
"Neden?"
Jamie "Saçı benimki kadar uzun olan bir erkeğe güvenemem," diye mırıldandı.





***

"Alec "Çok uzun zamandır İngiltere'deyim," diye itiraf etti, "yoksa görüşlerini küstahça
bulurdum, karım."
"Bana 'karım' demekten vazgeçer misin? Benim bir adım var. Bana Jamie diyemez  
misin?"
"Bu bir erkek adı."
Jamie onu boğmak istiyordu. "Bu benim adım."
"Başka bir tane bulalım."
"Bulmayalım."


***


"Bana bak."
Alec yeniden konuşmaya başlamadan önce Jamie'nin emrine riayet etmesi bekledi. "Bana  ne kadar cesur bir kadın olduğunu gösterdin. Senden çok memnunum."
Jamie'nin gözleri şaşkınlıktan faltaşı gibi açıldı. Alec gülümsedi. Biraz önce onun gönlünü  alabilmenin oldukça kolay bir yolunu keşfetmişti: Övgü. Bütün kadınların zaman zaman  kocaları tarafından söylenen onaylama ifadelerini işitmekten hoşlanmaları doğru değil  miydi? Alec bu gerçeği gelecekte de kullanmak için aklından çıkarmayacaktı.
"Benden memnun olabilirsin, fakat ben kesinlikle senden memnun değilim, seni kendini
beğenmiş İskoç."

***


"Jamie ona "Aklının şu an neye çalıştığını tahmin ettiğimden beni o kadar kolay  kandırmana izin vermeyeceğim," dedi.
Alec "O gün hiç gelmeyecek," öngörüsünde bulundu.
"Niçin bana öyle bakıyorsun?"
"Nasıl bakıyorum?"
Jamie "Benimle yeniden öpüşmek istiyormuşsun gibi," dedi. "Öpüşme konusunda iyiyim,  herhalde?"
Alec onu "Hayır," diyerek cevapladı.
Alec'in sesindeki sevecenlik bu lafın altındaki aşağılamayı hafifletti.
...
"Bunda hiç iyi değilim, değil mi?"
Alec "Neyde iyi değilsin?" sorusunu sorduğunda sesi aldatıcı bir biçimde ılımlıydı.
Jamie pat diye "Öpüşmede," karşılığını yapıştırdı. "Ne söylediğime dikkat eder misin, 
lütfen?"
Alec "Hayır, bebeğim, bunda hiç iyi değilsin," diye yanıtladı. "Henüz."
Jamie "Bana bebeğim deme," diye fısıldadı. "Bu hiç de uygun değil," ilavesini yaptı.
"Üstelik babamın söylediği şekilde de söylemiyorsun."
Alec güldü. "Lanet olsun, ben de öyle olmasını umuyordum."


***
"Daniel öpüşürken dilini kullanıyor."
"Ne?"
"Bana sesini yükseltmene lüzum yok, Alec."
"Sen nereden biliyorsun Daniel'ın nasıl -"
"Bana Mary anlattı. İğrenç bir şey olduğunu söyledi."
Alec "Öyle olduğunu düşünmeyeceksin," öngörüsünde bulunurken homurdanıyordu.
Jamie yine nefessiz kalarak "Düşünmeyecek miyim?" sorusunu sordu. "Sen bunu nereden
biliyorsun?"
"Çünkü ilk karşılaştığımız andan beri sana dokunmamı istedin."
"İstemedim."
"Çünkü içindeki tutkuyu hissedebiliyorum. Çünkü sana her baktığımda vücudun tepki
veriyor. Çünkü -"
"Beni utandırıyorsun."
"Hayır, seni kızıştırıyorum."
"Kızıştırmıyorsun."
"Kızıştırıyorum."

***


"Onları hazırlıksız yakalamadık, değil mi, Alec?" Sesi fena halde ümitsiz çıkmıştı.
"Neden bahsediyorsun?"
Jamie onun çenesine bakıyordu. Alec, Jamie'nin çenesini yukarı doğru azıcık kaldırdı, 
yüzünün kızardığını gördü ve tümüyle şaşkına döndü. "Savaşçılarım daima 
hazırlıklıdırlar."
"Hazırlıklı görünmüyorlar."
Alec birdenbire neden onun sesinin bu denli mahçup çıktığını anladı. "Biz bunlara elbise 
demeyiz."





***


"Gavin, Alec'le konuştuğunda da bakışlarını Jamie'den uzaklaştırmadı. "İyi bir seçim 
yapmışsın, Alec. Daniel'le nasıl anlaştığını merak ediyorum"
Alec "Oyun sırığını en uzağa fırlatan ilk seçimi yapmaya hak kazanır," diye açıkladı.
"Benim karım kötünün iyisiydi."
Jamie "Kötünün iyisi mi?" deyip kaş çatmak için kocasına döndü. 
"Arkadaşının önünde benimle dalga mı geçiyorsun, Alec, yoksa söylediğin şeye sahiden inanıyor musun?"
Alec "Şaka yapıyorum," yanıtı verdi.
Jamie, Gavin'e "Şaka yapıyor," diyerek bir bakıma kocasının ölçüyü aşan sözleri için 
dolambaçlı yoldan özür diledi.




***
image

"Kan var."
"Gördüm."
"Kan seni hasta ediyor."
"Alec, bu fikre nasıl varıyorsun?"
Alec bu meydan okumaya yanıt vermedi. "Beni hasta falan etmeyecek."
"Şayet hastalanırsan, sana çok güceneceğim."

***


"Kızıyor musun?"
"Hayır."
"Sesin kızgın çıkıyor."
"Bana meydan okumaktan vazgeç."
"Başka bir kadının var mı?"
Alec oracıkta onun beyninin nasıl işlediğim asla anlamayacağına karar verdi. Jamie en 
saçma endişeleri ileri sürmekteydi. Alec "Olması senin için fark eder mi?" diye sordu.
Jamie başıyla onayladı. "Ben başka bir erkek alsam senin için fark eder mi?"
"Alsan mı?"
"Ne kastettiğimi biliyorsun."
"Müsaade etmezdim, Jamie."
"İyi, ben de kabul etmezdim."


***
image

"Jamie "Oh, Tanrım, lütfen acele etsin. Beni tekrar yalnız bırakmasına müsaade etme.
Bana ihtiyacı var. Hâlâ beni sevdiğini söylemeye gereksinim duyuyor," diye düşündü.
Peki ya şimdi hangi lanet olası cehennemdeydi?
Jamie ansızın öfkelendi. Alec onu kurtardıktan sonra, Jamie ona dakik olmanın erdemleri hususunda güzel bir konferans verecekti.

***

"Mary akşam yemeğini yerken, Edith, Annie'yle birlikte, onun yatak odasını hazırlamak için  üst kata çıktı. Mary'nin, Alec ve Jamie'ninkinin yanındaki odada uyumasına karar verilmişti. Eğer çocuk geceleyin ağlarsa, Jamie onu duyabileceğinden emin olacaktı.
Jamie "Bütün annelerin uykuları hafiftir," dedi. "Kızlarımız bize gereksinim duyduklarında  bunu içgüdüsel olarak biliriz. Bebeğin doğduktan sonra ne söylediğimi daha iyi anlayacaksın, Elizabeth."
Jamie'nin sesi o denli coşkuluydu ki onun sadece yarım günlük bir anne olduğunu
söylemeye Elizabeth'in gönlü razı olmadı. Elizabeth bunu söylemektense onun söylediğine  rıza gösterdi.


***


"Andrew'u çok zengin bir adam haline getirdin," derken heyecandan sesi titriyordu.
"Hayır, Jamie, Ben daha zenginim. Sana sahibim.


"... sözüme güvenmelisin."

"Bir kadının asla kocasıyla karşıt görüşte olmaması gerekir."
Alec sözlerinde samimi görünüyordu. Jamie onu düzeltmenin tam zamanı olduğuna karar verdi. "Bir eş, gerekli görülen zamanlarda, kocasına kendi görüşünü söylemelidir," dedi.
"Bu iyi bir evliliğin ayakta kalması için yegâne yoldur, Alec. Bu konudaki sözüme
güvenmelisin," diye ekleyerek Alec'in şaşkın bakışlarından gözlerini ayırdı.

***

"Bütün kalbimle bunun doğru olduğunu biliyorum. Bu konudaki  sözüme güvenmelisiniz, Peder."



"... ne düşünüyorsunuz?"
"Düşünecek olursanız, bu konuda Alec'in de günahı olması gerekir. Siz ne düşünüyorsunuz?"
***
"Jamie "Peder?" dedi. "Endişem hakkında ne düşünüyorsunuz?"
***

"Peder, iyi arkadaş olacağımıza inanıyorum. Bana Jamie diye hitap etmeye başlamalısınız, siz de öyle düşünmüyor musun?"

***
"Alec, Daniel Mary'nin duygularına anlayış gösterdiği için bekliyormuş. Evvela kendisini daha iyi tanımasını istiyormuş. Bu konuda ne düşünüyorsun?"
***
"Alec? Sen Daniel'ın öfkesinin aşağı yukarı seninki kadar alevli olduğunu söyledin, ama bana daha önce öfkelenmediğinden bahsetmiştin. Bu tuhaf bir  çelişki, sen de öyle düşünmüyor musun?"
***
"Bu William, bizim sevgili Fatihimiz, Gavin. Bana güzel bir tasvir olduğu söylendi. Hayli
yakışıklı bir adammış, siz de öyle düşünmüyor musunuz?"






0 Yorum:

Yorum Gönder

Yorum için teşekkür ederim.En kısa zamanda döneceğim.