Bu kitabı çoook sevebilirdim.Teknik olarak sevdim de...Güldüm, eğlendim, merak ettim.Ama malisef bu kitaptan önce Gelin'i okumuş bulunmaktayım.Ne alakası var derseniz Jamie (Gelin) Ve Nicholaa(Ödül) karakterleri bana çok benzer geldi.Aynı düşünce tarzı, aynı tavır...Bilmiyorum ama okurken aklımda yer yer Jamie şekillendi.
Birde sonunu sevmedim.Eeee Thurston 'a noldu?En azından bir ipucu yada düşünmemiz için bir durum verseydi bari yazar.Çünkü Thurston cidden sorun çıkartabilirdi.
Neyse kitap aslında hoştu ama bir iki pürüz vardı.{Bu yazara ne oldu anlamadım.Sanki eskiden daha güzel şeyler yazıyordu.}
Kitabın güzel yanları da vardı tabi.
Karakterler arası diyaloglar eğlenceli ve inceydi. Royce'un farketmediği korumacı tavrı, Nicholaa'nın mantığı beni benden aldı.Birde yan karakterler var tabi Lawrence , Justin, Ingelram vs.Hepside şeker şeylerdi :)
Bir savaşın ortasında filizlenen bir aşk masalıydı onların ki.Biraz çetrefilli, dolambaçlı ve bol kahkahalı...
Söylediğim gibi pürüzleri yok sayarsak güzeldi.
5/3
Merhaba,
YanıtlaSilBen de JG kitaplarını bibirine benzer bulmaktayım. Sır, Fidye, Gelin ve Düğün olaylar benzer, sıralama bile bazı bölümlerde aynı. Bazen sıkıldığım anlar oldu ama o zaman da araya başka kitaplar koydum. Benim en sevdiğim kitap Fidye'dir ve sanki diğerleri onun çakması gibi geliyor bana. İlk JG romanım Fidye olduğu için olabilir. JG çok sevdiğim bir yazar ana yine de bir okuyucu olarak farklı şeyler de bekliyor insan. Malesef ki yazarımız kendini çok tekrarlıyor :(
Sanırım genel kanı şu yönde...
YanıtlaSilJG'nin okuduğumuz ilk kitapları bizim için en güzeli..
Bende ilk Gelin'i okumuş ve bayılmıştım.Bu türde hala en favori kitabımdır...
edit: Sevgili Kitap Tutkusu yorumunuza hemen dönüş yaptım aslında ama yayımlayamadan pc bozuldu :P